Heyy…! Sensin Kendi Kaderini Değiştirecek!

Kim senin gibi yanmadan bilebilir ki içindeki ateşi…?

Kim senin gibi hissetmezken anlayabilir ki seni?

Kim senin düşüncene dayanak olur ki kendi başka diyardayken? Bir tek sen kendini tanıyabilirsin… Zararı kendine sen verirsin… Kendini sadece kendinden sen koruyabilirsin, başkası değil…!

Yok canım olur mu hiç diyeceksin belki! Olur tabi…

Her şey sende başlar, özgürlük de sende! Zincirlerini kırdığında bulursun onu!

Ya da esir edersin kendini koyduğun sınırlarla…

Bir bakarsın ki…! Çiçek açmış yabani otlarda, nefesinde ıhlamur kokusu dağılmış etrafında…

Sev kendini:)

Kuş Gibi Özgür.. Sınırsız.. Umarsız...

Kendini sev ki aydınlansın her yer 🙂 Kabullen kendini hırsınla, öfkenle, korkunla, kaygınla…!

Göreceksin ki! hayatındaki bütün tıkanmalar akacak su gibi.

Sıkıntını seyredeceksin akıp giderken…! Hafifleyeceksin kabullendikçe.

Bir kuş gibi özgür, sınırsız, umarsız…

Kendini sev cümlesini eminim çok kez duydun 🙂 Sıradan gelebilir sana.

Ya da kendimi sevmek zorunda mıyım? diye sorarsan eğer.

Zorundasın! Neden mi?

Kendini seversen tüm hatalarınla, günahlarınla kabul etmiş olmuyor musun kendini?

Kendine kızacak neyin kalıyor ki?

İşte budur güzel olan.

Kendinsin asıl olan.

Sanki Dünü Hiç Yaşamamış Gibi

Hayır dersen eğer;

Hayata baktığın gibi görürüsün her şeyi! İnattan öfkeden, kibirden göremezsin suyun üstündeki beyaz inciyi… Kaçar gider önüne çıkan fırsatlar gibi. Esir eder seni, korkunla, kaygınla.

Yaşarsın kapıldığın düşüncelerin, esaretinin çaresizliğini…!

Kendini önemsemek bencil olmak değildir.

Bu yüzden bütün bildiklerini unut! Yeni bir sayfa aç kendine.

Sanki dünü hiç yaşamamış gibi…!

Temizle ruhunu, beynini, enerjini. İstersen akıt içindekini bir kağıda, tıpkı benim yaptığım gibi.

Neşeye bula kendini 🙂

Sensin asıl olan, sensin ayakta duran..

İtmesin kimse arkandan, kendi adımlarınla çık yola ardına bakmadan!

Yürü, yürü… Daha hızlı… Daha hızlı…

Teslim oldun hayata, kazandın sonunda…!

Kazandın Sonunda…!

Değilsin artık düşüncenin, korkunun esiri… Sen bunu hakkettin çünkü!

Kabullendin, demedin ‘Neden’ diye! ‘Olur’ dedin, ‘Olsun’ dedin, ‘Kabul’ dedin.

Teslim oldun hayata, onun akışına. Kazandın sonunda…!

Kaderini yeniden yazdın belki de?

Ne çıksa karşına yıkamayacak bedenini, ruhunu!

Hiç bir şey zarar veremeyecek sana, kendinden başka!

Senden güçlüsü olmayacak bundan sonra!

Bunu bil hep hatırla…

Hz. Mevlana’nın der ki; ”Hamdım, piştim, yandım”.

Dertle, kederle beslersen kendini eğer; tıkarsın hayat yolunu.

balla, börekle, doğayla, çiçekle besle kendini; yeşer yeniden 🙂

Bel versin tohumların hayata, mis gibi kokun yayılsın,

dalların gölge olsun birilerine.

Umarım sana yazı boyunca anı yaşatmışımdır 🙂

Yazımı sonuna kadar okuduğunuz için teşekkür ederim.

Sen kendini seviyor, olduğun gibi kabul ediyor musun?

Cevabını bekliyorum. Yorumların benim için önemli.

Sevgiyle kalın, anı yaşayın 🙂

4 comments

Yorum bırakın